KİŞİLİK HAKLARININ ZARAR GÖRMESİ NEDENİYLE TAZMİNAT İSTEMİ
T.C.
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ
E. 2013/18307
K. 2014/132
T. 13.01.2014
* KİŞİLİK HAKLARININ ZARAR GÖRMESİ NEDENİYLE TAZMİNAT İSTEMİ ( Davacının Kaymakam İzindeyken Yerine Baktığı/Kendisine Telefon Açtığında Davalı Kaymakamın Hakaret Ettiğini İddia Ettiği - Davanın Husumet Yönünden Reddedileceği )
* KAMU GÖREVLİLERİNİN YETKİLERİNİ KULLANIRKEN ZARAR VERMESİ ( Davacının Kaymakam İzindeyken Yerine Baktığı/Kendisine Telefon Açtığında Davalı Kaymakamın Hakaret Ettiğini İddia Ettiği - Davanın Husumet Yönünden Reddi Gereği )
* KAYMAKAMIN HİZMET KUSURUNA DAYALI TAZMİNAT DAVASI ( Davacının Kaymakam İzindeyken Yerine Baktığı/Kendisine Telefon Açtığında Davalı Kaymakamın Hakaret Ettiğini İddia Ettiği - Davanın Husumet Yönünden Reddi Gereği )
* HUSUMET ( Davacının Kaymakam İzindeyken Yerine Baktığı/Kendisine Telefon Açtığında Davalı Kaymakamın Hakaret Ettiğini İddia Ettiği - Kamu Görevlisinin Hizmet Kusuru Nedeniyle Davanın Kuruma Açılacağı )
2709/m.40
ÖZET : Davacı, kaymakam olarak görev yaparken, davalı kaymakamın izne ayrılması nedeniyle onun görevine de vekaleten baktığını, ilçede görevli bir doktora izin verilmesi konusunda izinde olan davalı kaymakamın telefondaki hakaret içerir sözleri nedeniyle kişilik haklarının zarar gördüğünü, maddi zararının da olduğunu belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi, ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Bu durumda sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup dava o kurum aleyhine açılmalıdır. Kamu görevlisi olan davalı hakkında, kusuruna dayanılarak açılan davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerekir.
DAVA : Davacı S.O.tarafından, davalı Ö.C. aleyhine 07.09.2012 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne dair verilen 07.05.2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:
KARAR : Dava, kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken, kusurları sonucu kişilere zarar vermelerinden ve kamu hizmetinin iyi yerine getirilmemesinden kaynaklanan ve zarar görenlerin kamu görevlileri aleyhine açtıkları maddi ve manevi tazminat davasıdır. Mahkemece, maddi tazminat talebinin reddine manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi, ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Bu durumda sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup dava o kurum aleyhine açılmalıdır.( TC Anayasası 40/III, 129/V, 657 Sy. K.13, HGK 2011/4-592 E., 2012/25 K.) Bu konuda yasal düzenlemeler, emredici hükümler içermektedir. Diğer yandan Sorumluluk Hukukunun temel ilkeleri açısından bakıldığında da bu şekilde düzenlemenin mevzuatta yer almış olması zarar görenin zararının karşılanması yönünde önemli bir teminattır.
Davaya konu edilen olayda; davacı, kaymakam olarak görev yaparken, davalı kaymakamın izne ayrılması nedeniyle onun görevine de vekaleten baktığını, ilçede görevli bir doktora izin verilmesi konusunda izinde olan davalı kaymakamın telefondaki hakaret içerir sözleri nedeniyle kişilik haklarının zarar gördüğünü, maddi zararının da olduğunu belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Şu durumda, yerel mahkemece kamu görevlisi olan davalı hakkında, kusuruna dayanılarak açılan davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçe ile işin esası incelenerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA; bozma nedenine göre davalının diğer temiyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 13.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.