TAZMİNAT DAVASI TALEBİ

T.C.

YARGITAY

6. HUKUK DAİRESİ

E. 2014/2204

K. 2014/4524

T. 08.04.2014

* FAZLAYA İLİŞKİN HAKLAR SAKLI TUTULARAK DAVA AÇILMASI (Davacının Kendisine Ait Malzemelerin Aynen İadesi İstemi - İade Mümkün Olmazsa Fazlaya İlişkin Haklarını Saklı Tutarak Bedelini Talep Ettiği/Davacının Toplam Talebinin Dava Dilekçesinde Belirtilen Miktar Olarak Kabulünün Doğru Olmadığı )

* KİRALANANDA KALAN MALZEMELERİN BEDELLERİNİN TAHSİLİ İSTEMİ (İade Edilen Malzemeler İle İlgili Hüküm Kurulduktan Sonra Davacıya Ait Olup Davalıda Kaldığı Anlaşılan Malzemelerle İlgili Olarak Talebi Aşan Miktar Yönünden Fazlaya İlişkin Hakların Saklı Tutulmasına Karar Verilmesi Gerektiği)

* DAVANIN KONUSUZ KALMASI (Fazlaya İlişkin Hakların Saklı Tutulduğu - Yargılama Sırasında İki Adet Malzemenin İade Edilmesi ve Bu İade Edilen Malzeme Bedellerinin Dava Dilekçesinde Belirtilen Miktardan Fazla Olduğu Gerekçesiyle Malzeme Bedelinin Aynen İadesi Olmazsa Bedelinin Tahsili Davasının Konusuz Kalmadığı)

* YAZILI DELİL (Taraflar Arasında Düzenlenen Kiralama Protokolünde Malzemelerin Yarısının Bedelinin Davalı Kiralayan Tarafından Karşılanacağı Yazılı İse de Bu Hususta Dosya Arasında Yazılı Bir Belgeye Rastlanılmadığı - Davalı Kiralayanın Bu Malzeme Bedellerinin Yarısının Kendisi Tarafından Karşılandığını Kanıtlayamadığı)

* KESİN DELİLLE İSPAT ZORUNLULUĞU (Davacı Tarafından Talep Edilen Malzeme Bedelleri Dikkate Alındığında Davacıya Ait Olduğu Kabul Edilmeyen Malzemelerin Davacıya Ait Olduğunu Davacı Davacıya Ait Olduğu Kabul Edilen Malzemelerin Yarısının Bedelinin Davalı Tarafça Karşılandığını İse Davalının Ancak Kesin Delillerle Kanıtlayabileceği)

* İSPAT YÜKÜ (Davacıya Ait Olduğu Kanıtlanamayan Malzemeler Yönünden İspat Yükü Kendisine Düşen Davacı Tarafa Davacıya Ait Olup Davalıda Kaldığı Tespit Edilen Malzemeler Yönünden İspat Yükü Kendisine Düşen Davalı Tarafa Malzeme Bedelinin Yarısının Davalı Tarafından Karşılandığını Kanıtlamak Üzere Yemin Teklif Etme Haklarının Hatırlatılması Gerektiği)

* YEMİN DELİLİNE DAYANMA (Taraf Vekilleri Delil Listelerinde Açıkça Yemin Deliline Dayanmamış İse de Davacı Vekilince Dava Dilekçesinde Sair Hukuki Delil İbaresi Davalı Vekilince Delil Listesinde Her Türlü Delil İbaresi Yazılmış Olup Her İki Tarafın da Yemin Deliline Dayandığının Kabulü Gerektiği)

6100/m.200

ÖZET : Dava, kiracı tarafından kiralayan aleyhine açılan kiralananda kalan davacı kiracıya ait malzemelerin aynen iadesi mümkün olmaza bedellerinin ve malzemelerini kullanılamaması ve davalının haksız rekabeti nedeniyle uğradığı zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminatın tahsili istemine ilişkindir. Davacı vekili, kendilerine ait malzemelerin aynen iadesini, iade mümkün olmazsa bedellerinden fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmaları nedeniyle davacının toplam talebinin dava dilekçesinde belirtilen miktar olarak kabulü doğru değildir. Bu nedenle yargılama sırasında 2 adet malzemenin iade edilmesi ve bu iade edilen malzeme bedellerinin dava dilekçesinde belirtilen miktardan fazla olduğu gerekçesiyle malzeme bedelinin aynen iadesi olmazsa bedelinin tahsili davası konusuz kalmamıştır. Mahkemece, iade edilen malzemeler ile ilgili hüküm kurulduktan sonra davacıya ait olup, davalıda kaldığı anlaşılan malzemelerle ilgili olarak talebi aşan miktar yönünden fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına karar verilmesi gerekirken davanın konusuz kaldığının kabulü ile karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi isabetsiz olmuştur.

Mahkemece davacıya ait olup da iade edilmediği kabul edilen malzeme bedellerinden yarısının düşülerek kalan yarısına ilişkin bedelin iade hesabına esas alınması doğru değildir. Zira, taraflar arasında düzenlenen kiralama protokolünde malzemelerin yarısının bedelinin davalı kiralayan tarafından karşılanacağı yazılı ise de bu hususda dosya arasında yazılı bir belgeye rastlanılmamıştır. Davalı kiralayan bu malzeme bedellerinin yarısının kendisi tarafından karşılandığını kanıtlayamamıştır. Aynı şekilde, mahkemece davacıya ait olduğu kabul edilmeyen malzemelerin davacıya ait olduklarına ilişkin olarak davacı vekili yazılı bir belge sunamamıştır. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı H.U.M.K.’nun 288.’nci maddesi (6100 sayılı HMK'nun 200.maddesi) gereğince davacı tarafından talep edilen malzeme bedelleri dikkate alındığında davacıya ait olduğu kabul edilmeyen malzemelerin davacıya ait olduğunu davacı, davacıya ait olduğu kabul edilen malzemelerin yarısının bedelinin davalı tarafça karşılandığını ise davalı ancak kesin delillerle kanıtlayabilir. Mahkemece, davacıya ait olduğu kanıtlanamayan malzemeler yönünden ispat yükü kendisine düşen davacı tarafa, davacıya ait olup davalıda kaldığı tespit edilen malzemeler yönünden ispat yükü kendisine düşen davalı tarafa malzeme bedelinin yarısının davalı tarafından karşılandığını kanıtlamak üzere yemin teklif etme haklarının hatırlatılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.

DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacı ve davalı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı vekili geldi. Davalı taraftan gelen olmadı. Hazır bulunanın sözlü beyanı dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Dava,kiracı tarafından kiralayan aleyhine açılan kiralananda kalan davacı kiracıya ait malzemelerin aynen iadesi mümkün olmaza bedellerinden şimdilik 10.000 TL'nın ve malzemelerini kullanılamaması ve davalının haksız rekabeti nedeniyle uğradığı zarar nedeniyle 5.000 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminatın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının talep edebileceği malzeme bedelinin 11.542,50 TL olduğu, keşiften sonra 14.670 TL değerinde trombolin ve denge aletinin iade edildiği bu durumda 10.000 TL'lik maddi tazminat istemi yönünden davanın konusu kalmamış olmakla davacının 10.000 TL'lik tazminat istemiyle ilgili karar vermeye yer olmadığına, davacının malzemelerini kullanılamaması ve davalının haksız rekabeti nedeniyle uğradığı zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.

1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin, davacının malzemelerini kullanamaması ve davalının haksız rekabeti nedeniyle uğradığı zarardan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine ilişkin hükme yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.

2-Davacı vekilinin malzemelerin aynen iadesi olmazsa bedelinden şimdilik 10.000 TL tazminatın tahsili talebine ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince;

Davacı vekili,dava dilekçesinde, davacı şirketin eski milli basketbolcu B. S. tarafından kurulduğunu, esas faaliyet alanının spor okulları organize etmek ve spor ile okul öncesi beceri ve koordinasyon eğitimi vermek olduğunu, bu amaçla davalı Anadolu Eğitim Kurumlarının işletmekte olduğu Anabilim Kolejinin spor salonlarını ve bu salonların eklentisi olan bölümleri kiraladığını,davacının hizmetini verebilmek için de davacı şirkete ait malzemeleri davalıya ait okula getirdiğini, bununla birlikte taraflar arasındaki kira ilişkisi sona erdiği halde davalının davacı şirketin kendi malzemelerini almasına izin vermediğini ve ayrıca davalının bu malzemeleri kendi işleri için kullandığını, davacı şirketin işbu tespit konusu malzemeler kendisine verilmediği için spor okulunun faaliyetini gösteremediğini, davalıya 20.9.2010 tarihli ihtar gönderilip malzemelerin iadesinin talep edildiğini, ancak verilmediğini,davalının iade etmekte kaçındığı davacı şirkete ait malzemelerin niteliklerinin ve değerlerinin davalı tarafından kullanılıp kullanılmadığının Ümraniye 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/220 D.İş sayılı dosyasında tespit ettirildiğini,davalı kurumun gerek davacının ve hocalarının ismini gerekse davacıya ait jimnastik malzemeleri kullanarak kendi okulunda spor dersleri vermeye devam ettiğini, davacının ise malzemeleri bulunmadığından dolayı hızla öğrenci kaybettiğini, davalı tarafın el koyduğu davacıya ait malzemelerle davacıya ait spor salonu ile haksız bir rekabete girdiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile kendilerine ait malzemelerin aynen iadesini, iadesi mümkün olmadığı takdirde malzeme bedelinden şimdilik 10.000 TL tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir. Mahkemece,davacının talep edebileceği toplam malzeme bedelinin 11.542,50 TL olduğu, keşiften sonra 14.670,00 TL değerinde trombolin ve denge aletinin iade edildiği bu durumda 10.000 TL'lik maddi tazminat istemi yönünden davanın konusu kalmamış olmakla davacının 10.000 TL'lik tazminat istemiyle ilgili karar vermeye yer olmadığına karar verilmiştir.

Davacı vekili,dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak kendilerine ait malzemelerin aynen iadesine olmazsa bedellerinden şimdilik 10.000 TL nin tahsilini talep etmiştir. Davacı vekili,kendilerine ait malzemelerin aynen iadesini mümkün olmazsa bedellerinden şimdilik 10.000 TL talep etmiş olup,fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmaları nedeniyle davacının toplam talebinin 10.000 TL olarak kabulü doğru değildir. Bu nedenle yargılama sırasında 2 adet malzemenin iade edilmesi ve bu iade edilen malzeme bedellerinin 10.000 TL den fazla olduğu gerekçesiyle malzeme bedelinin aynen iadesi olmazsa bedelinin tahsili davası konusuz kalmamıştır. Mahkemece,iade edilen malzemeler ile ilgili hüküm kurulduktan sonra davacıya ait olup,davalıda kaldığı anlaşılan malzemelerle ilgili olarak talebi aşan miktar yönünden fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına karar verilmesi gerekirken davanın konusuz kaldığının kabulü ile yazılı şekilde karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi isabetsiz olmuştur.

Ayrıca,mahkemece davacıya ait olup da iade edilmediği kabul edilen(davalıda kaldığı anlaşılan) malzeme bedellerinden ½ sinin düşülerek kalan ½ sine ilişkin bedelin iade hesabına esas alınması doğru değildir. Zira, taraflar arasında düzenlenen kiralama protokolünün 3.5 maddesinde malzemelerin ½ bedelinin davalı kiralayan tarafından karşılanacağı yazılı ise de bu hususda dosya arasında yazılı bir belgeye rastlanılmamıştır. Davalı kiralayan bu malzeme bedellerinin ½ sinin kendisi tarafından karşılandığını kanıtlayamamıştır. Aynı şekilde,mahkemece davacıya ait olduğu kabul edilmeyen malzemelerin davacıya ait olduklarına ilişkin olarak davacı vekili yazılı bir belge sunamamıştır. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı H.U.M.K.’nun 288.’nci maddesi (6100 sayılı HMK'nun 200.maddesi) gereğince davacı tarafından talep edilen malzeme bedelleri dikkate alındığında davacıya ait olduğu kabul edilmeyen malzemelerin davacıya ait olduğunu davacı, davacıya ait olduğu kabul edilen malzemelerin ½ bedelinin davalı tarafça karşılandığını ise davalı ancak kesin delillerle kanıtlayabilir. Taraf vekilleri,delil listelerinde açıkça yemin deliline dayanmamış ise de,davacı vekilince dava dilekçesinde “sair hukuki delil” ibaresi, davalı vekilince delil listesinde “her türlü delil” ibaresi yazılmış olup,her iki tarafın da yemin deliline dayandığının kabulü gerekir. Mahkemece,davacıya ait olduğu kanıtlayamayan malzemeler yönünden ispat yükü kendisine düşen davacı tarafa, davacıya ait olup davalıda kaldığı tespit edilen malzemeler yönünden ispat yükü kendisine düşen davalı tarafa malzeme bedelinin ½ sinin davalı tarafından karşılandığını kanıtlamak üzere yemin teklif etme haklarının hatırlatılması ve hasıl olacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.

Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.

SONUÇ : Yukarıda (2) No'lu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin yargılama giderleri ve vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, Yargıtay duruşması için kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir olunan 1.100.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 08.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.