UÇAĞA ALINMAYAN YOLCUNUN TAZMİNAT TALEBİ

YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİNİN, UÇAK KAPASİTESİNDEN FAZLA BİLET SATILMIŞ OLMASI (OVER BOOKING) NEDENİYLE UÇAĞA ALINMAYAN YOLCUNUN TAZMİNAT TALEBİNE İLİŞKİN KARARI

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/8899
K. 2005/6840
T. 28.6.2005
• SEYAHAT HAKLARINA TECAVÜZ (Uçak Kapasitesinden Fazla Bilet Satarak Müşterisinin Seyahatinin Gecikmesine Neden Olan Şirketin Bu Eylemi Seyahat Özgürlüğüne Ve Kişilik Haklarına Saldırı Oluşturduğu - Manevi Tazminatın Kabulü Gereği )
• MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ (Uçak Kapasitesinden Fazla Bilet Satarak Müşterisinin Seyahatinin Gecikmesine Neden Olan Şirketin Bu Eylemi Seyahat Özgürlüğüne Ve Kişilik Haklarına Saldırı Oluşturduğu )
• SEYAHAT ÖZGÜRLÜĞÜNE VE KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRI (Uçak Kapasitesinden Fazla Bilet Satarak Müşterisinin Seyahatinin Gecikmesine Neden Olan Şirketin Bu Eylemi Seyahat Özgürlüğüne Ve Kişilik Haklarına Saldırı Oluşturduğu )
2709/m. 23
818/m. 49
4721/m. 24, 25
ÖZET : Davacılar, davalı havayolu şirketinin uçak kapasitesinden fazla bilet satması sonucu seyahatlerinin engellendiğini, taşıma sözleşmesine aykırı bu davranışın seyahat haklarına tecavüz teşkil ettiğini iddia ederek manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır. Davalı, tüm koltuklarının dolu olmasını temin için uçak kapasitesinden fazla bilet satarak davacıların zamanında seyahat etmesine engel olmuştur. Davalının ağır kusurlu bu davranışı, davacıların seyahat özgürlüğüne ve kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğundan yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya uygundur.
DAVA : Taraflar arasında görülen davada İstanbul Asliye 9. Ticaret Mahkemesi'nce verilen 13.11.2003 tarih ve 2002/383 - 2003/1311 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi duruşmalı olarak davalı vekili tarafından istenmiş olmakla, duruşma için belirlenen 28.06.2005 gününde davacılar Avukatı H.Y. ile davalı Avukatı T.Ö. gelip, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraflar avukatları dinlenildikten sonra, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi A.S. tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
KARAR : Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı şirketin TK 327 sefer sayılı uçağı ile İzmir'den İstanbul' a seyahat etmek için bilet almalarına karşın, havaalanı yetkililerince uçakta yer olmadığı, fazla satış yapıldığı gerekçeleriyle seyahatlerinin engellendiğini, davalının taşıma sözleşmesine aykırı bu tutumunun müvekkillerinin seyahat haklarına tecavüz teşkil ettiğini, müvekkillerinin zamanında seyahat edememelerinin Anayasa'nın 23. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile güvence altına alınan seyahat özgürlüğüne müdahale niteliğinde olduğunu ileri sürerek, müvekkillerinden M. için ( 5.000.000.000 ).- TL, diğer davacılar için ayrı ayrı ( 2.500.000.000 )' ar TL manevi tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, B.K. 49/3. maddesi uyarınca kararın gazete ile ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, olayın davacılar şahsına yönelik olmayıp, sektörün doğasından kaynaklandığını, mümkün olduğu kadar fazla yolcunun seyahatini sağlayabilmek ve uçuşun boş koltuklarla İcra edilmesinin önüne geçebilmek için, zaman zaman uçaklara kapasitesinin üzerinde rezervasyon yapıldığını, davacıların bir sonraki sefer olan TK 333, 18.55 seferi ile 2 saat 20 dakika gecikmeli de olsa uçurulduklarını, salt sözleşmeye aykırılığın manevi tazminat ödenmesi için yeterli bir sebep olmadığını, davacıların kişilik haklarına yapılmış bir saldırı bulunmadığı gibi, müvekkilinin ağır kusurunun da olmadığını, davacıların yaşadığı ağır bir zararı da bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, dosyadaki kanıtlar ve bilirkişi raporuna nazaran, uçak yolculuğunun asıl tercih sebebinin çabuk seyahat olmasına rağmen, davalının sırf kendi uçaklarının tüm koltuklarının dolu olmasını temin için uçak kapasitesinden fazla bilet satmak suretiyle davacıların zamanında seyahatlerini yapamamalarına neden olmak suretiyle ağır kusurlu olduğu, hiçbir kusurları olmamasına rağmen sırf davalının ağır kusuru nedeniyle 2 saat 20 dakika gibi bir süreyle davacıların seyahatlerini geç yapmış olmalarının onların seyahat özgürlüğüne ve kişilik haklarına açıkça saldırı niteliğinde olduğu gerekçeleriyle davacılardan M. için ( 500.000.000 ).- TL, diğer davacılar için ayrı ayrı ( 250.000.000 )' ar TL manevi tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir edilen 400.- YTL duruşma vekillik ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 28.06.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.