GAYRİ RESMİ NİKAHLI EŞE YÖNELİK REŞİT OLMAYANLA CİNSEL İLİŞKİ
GAYRİ RESMİ NİKAHLI EŞE YÖNELİK İŞLENEN REŞİT OLMAYANLA CİNSEL İLİŞKİ SUÇU
T.C.
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ
E. 2013/7660
K. 2014/4251
T. 12.03.2014
* GAYRİ RESMİ NİKAHLI EŞE YÖNELİK İŞLENEN REŞİT OLMAYANLA CİNSEL İLİŞKİ SUÇU ( Davalının Resmi Nikah Yapmadığı - Davalının Haksız Eylemi İle Davacıya Zarar Verdiği/Davacı Lehine Manevi Tazminata Hükmedileceği )
* RESMİ OLMAYAN EVLİLİKTE MANEVİ TAZMİNAT ( Davalının Davacıya Karşı Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçunu İşlediğinin Sabit Olduğu - Davacı Lehine Manevi Tazminata Hükmedileceği )
* EVLENME VAADİYLE KIZLIĞIN BOZULMASI ( Gayriresmi Evlilik Yapıldığı/Davalı Eşin Söz Verdiği Halde Resmi Nikah Yapmadığı - Davalının Davacıya Karşı Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçunu İşlediğinin Sabit Olduğu/Davacı Lehine Manevi Tazminata Hükmedileceği )
* HAKSIZ EYLEM SEBEBİYLE ZARARDAN SORUMLULUK ( Tarafların Gayriresmi Olarak Evlendiği - Davalının Davacıya Karşı Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçunu İşlediği/Davacı Lehine Manevi Tazminata Hükmedileceği )
818/m. 47
ÖZET : Davacı, davalı eşi ile gayri resmi olarak evlendiğini, söz verildiği halde resmi nikahının yapılmadığını, aldatıldığını ve kızlığının evlenme vaadiyle davalı tarafından bozulduğunu iddia ederek manevi tazminat talep etmiştir.
Açılan ceza davasında, davacının gayri resmi nikahlı eşi davalının, davacıya yönelik reşit olmayanla cinsel ilişki suçunu işlediği sabit görülerek cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Davalının suç oluşturan eylemi ile davacının zarar gördüğü anlaşıldığına göre, davalı haksız eylemi ile davacıya verdiği zarardan sorumludur. Davacı lehine uygun miktarda manevi tazminat hükmedilmesi gerekir.
DAVA : Davacı B. Ö. vekili Avukat H. G. tarafından, davalı Ş. G. vd aleyhine 22/03/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 19/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:
KARAR : 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının davalılardan Ş. G.'ye yönelik temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacının diğer davalı G. G.'ye yönelik temyiz itirazları yönünden; dava, haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalılardan G. G. ile gayri resmi olarak evlendiğini, söz verildiği halde resmi nikahının davalı tarafından yapılmadığını, bu vaad ile davalı eşi tarafından aldatıldığını ve kızlığının evlenme vaadiyle davalı tarafından bozulduğunu, diğer davalı kayınpederinin ise kendisini davalı eşi askerde iken bir çok defa darp ettiğini belirterek, davalıların eylemleri nedeni ile uğradığı manevi zararın davalılara ödetilmesi isteminde bulunmuştur.
Mahkemece, davacının davalı G. G. yönünden manevi tazminat isteminin, davacı ile davalı eşi arasındaki gayri resmi evliliğin davalı eşinin askere gitmesi nedeni ile 2 ay kadar devam ettiği ve kayınpederi ile yaşadığı anlaşmazlıklar nedeniyle davacının evi terk etmesi ile son bulduğu, gayri resmi evliliğin davacının evden ayrılarak sona ermesi ile resmi nikah yapmanın da mümkün olmadığı, davacının reşit olmasına 3-4 ay kadar bir zaman kaldığı da nazara alındığında yapmış olduğu evliliğin sonuçlarını bilebilecek durumda olduğu ve ailesinin rızası dışında kaçmış olması da dikkate alındığında resmi nikah yapmadan gerçekleşen düğün sonrasında resmi nikahın yapılmaması ihtimalini öngörebilecek yaşta ve olgunlukta olduğu belirtilerek, reddine karar verildi.
Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden; Hacıbektaş Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2008/34 esas ve 2010/64 karar sayılı ceza dosyasında, davacının gayri resmi nikahlı eşi davalı G. G.'nin davacıya yönelik reşit olmayanla cinsel ilişki suçunu işlediği sabit görülerek cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Şu durumda, davalı G. G.'nin suç oluşturan eylemi ile davacının zarar gördüğü anlaşıldığına göre, davalı G. G. haksız eylemi ile davacıya verdiği zarardan sorumludur. Bu nedenle, davacı lehine uygun miktarda manevi tazminat hükmedilmesi gerekirken istemin tümünün reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davacının diğer davalı Ş. G.'ye yönelik temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenler ile reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.