KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRIDAN DOLAYI MANEVİ TAZMİNAT DAVASI
T.C.
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ
E. 2013/16524
K. 2014/10603
T. 26.6.2014
* TANINMIŞ SANATÇI /ESTETİK AMELİYAT HABERİ (Yeni Bir Operasyon Geçirmesi Sebebiyle Tükürüğünü Fark Edemediği İddiaları/Görüntüsünden Yola Çıkılarak Estetik Ameliyatların Tehlikeleri Hakkında Haber de Hazırlandığı - Tazminat Talebinin Reddi Gerektiği/AİHM Kararlarında da Basın Özgürlüğünde Belli Ölçüde Abartıya ve Hatta Tahrik Yoluna Başvurmanın Mümkün Olduğuna İşaret Edildiği)
* AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİNİN BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ HAKKINDAKİ KARARLARI (Belli Ölçüde Abartıya ve Hatta Tahrik Yoluna Başvurmanın Mümkün Olduğu - Davacının Toplum Tarafından Tanınmış Bir Sanatçı Olduğu/Haberde Kamu Menfaati Bulunduğu)
* TANINMIŞ SANATÇI HAKKINDAKİ HABERDE TOPLUM MENFAATİ BULUNDUĞU (Haberde Belli Ölçüde Abartıya ve Hatta Tahrik Yoluna Başvurmanın Mümkün Olduğu - Demokratik Toplum Düzeninin Gereklerinin Gözetileceği/Haberde Kamu Yararı Bulunduğunun Kabulü)
* BASIN YOLU İLE KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRIDAN DOLAYI MANEVİ TAZMİNAT DAVASI (Davacının Tanınmış Bir Sanatçı Olduğu/Kendisiyle İlgili Haberlere Toplumun İlgi Gösterdiği - Sanatçı Hakkındaki Haberlerde Kamu Yararı Bulunduğu)
* HABERİN KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRI AMACI TAŞIMADIĞI (Estetik Ameliyatlarının Tehlikeleri Hakkında Hazırlanan Haberde Kamu Yararı Bulunduğunun Kabulü - Toplumsal Menfaat Bulunduğundan Yayına Sınırlama Getirilemeyeceği/Kişilik Hakları)
* ESTETİK AMELİYATLARIN TEHLİKELERİNİN HABERE KONU EDİLMESİ (Toplum Tarafından Tanınan Sanatçı Hakkında Yapılan Haberde Toplum Yararı Bulunduğunun Gözetileceği - Demokratik Toplum Yönünden Gereklilik Bulunduğu/Kamu Yararı/Toplumsal Menfaat)
6112/m. 1
Prager ve Oberschlick v. Avusturya, 26 Nisan 1995. § 38, A serisi, No. 313
ÖZET : Dava,basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir.Yerel mahkeme istemi kısmen kabul etmiştir.Ancak, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi basın özgürlüğünde belli ölçüde abartıya ve hatta tahrik yoluna başvurmanın mümkün olduğuna işaret etmektedir.Davacının ülkemizde tanınmış bir sanatçı olması, kendisiyle ilgili haberlere toplumun ilgi göstermesi, davacının görüntüsünden yola çıkılarak estetik ameliyatların tehlikeleri hakkında hazırlanan haberde kamu yararı bulunması nedenleriyle haber içeriğinin davacının kişilik haklarına saldırı amacı taşımadığı, kamusal sorumluluk anlayışıyla yayınlandığı, toplumsal bir menfaat söz konusu olduğu, yayına sınırlama getirmek için meşru bir amaç ve demokratik toplum yönünden bir gereklilik bulunmadığı sonucuna varılmış olup kararın bozulması gerekmiştir.
DAVA : Davacı vekili tarafından, davalı şirket aleyhine 13.3.2007 gününde verilen dilekçeyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne dair verilen 30.04.2013 tarihli kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan raporla dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR : Dava,basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalılarca temyiz edilmiştir.
Davacı, davalının sahibi olduğu TV'nin 13.3.2006 tarihli ana haber bülteninde fiziksel görüntüsüyle ilgili gerçeklik taşımayan tasvirlerde bulunulduğunu, eleştiri sınırlarını aşan biçimde ifadeler kullanıldığını kişilik haklarının zedelendiğini iddia ederek manevi tazminat ödetilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalılar, davacıya ait görüntülerin bir parti sırasında çekilmiş olduğunu, ilk olarak "Hey Canlı" isimli bir programda yayınlandığını, bundan sonra birçok basın yayın organında geniş yer bulduğunu, davacının yeni bir estetik operasyon geçirmesi sebebiyle tükürüğünü fark edemediği iddialarına estetik uzmanı doktorun görüşlerine yer verilerek konunun haber haline getirildiğini, estetik operasyon geçirmeyi düşünen kimseler için meydana gelebilecek tehlikelerden haberdar etmek amacı güdüldüğünü, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, haber içeriği doğru olsa bile biçim itibariyle abartılı ve aşağılayıcı bir şekle büründüğü gerekçesiyle istemin bir bölümünün ödetilmesine karar verilmiştir.
Davalılar bir yayın kuruluşunun sahibi ve haberi hazırlayan kişilerdir. 6112 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkındaki Kanunun 1. maddesinde "Bu Kanunun amacı; ... ifade ve haber alma özgürlüğünün sağlanması ... Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun kuruluşu, teşkilatı, görev, yetki ve sorumluluklarına dair usul ve esasları belirlemektir" hükmü düzenlenmiştir. Görüldüğü gibi yayın kuruluşları bireylerin ifade ve haber alma özgürlüğünün sağlanması amacıyla kurulmuştur. Yayın kuruluşları yayın hizmetlerini kamusal sorumluluk anlayışıyla yerine getirirler.
Davacı Türkiye'de süper star olarak bilinen bir sanatçıdır. Görsellik içeren bir meslek icra ettiğinden dış görüntüsüne dikkat etmekte olduğu, bazı estetik operasyonlar geçirdiği kendisi tarafından ikrar edilen toplum tarafından da bilinen bir gerçektir. Bu sebeple davacıyla ilgili haberler toplum tarafından ilgiyle takip edilmektedir. Dava konusu fotoğrafların foto montaj olduğu ileri sürülmemiştir, bu fotoğraflarda gözlemlenen durumdan yola çıkılarak davalılar tarafından estetik operasyonların tehlikeleriyle ilgili bir haber hazırlanmış, uzman görüşüne başvurulmuş, davacının estetik yaptırmadığı yönündeki açıklamasına da yer verilmiştir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi basın özgürlüğünde belli ölçüde abartıya ve hatta tahrik yoluna başvurmanın mümkün olduğuna işaret etmektedir. (Prager ve Oberschlick v. Avusturya, 26 Nisan 1995. § 38, A serisi, No. 313)
Şu durumda, davacının ülkemizde tanınmış bir sanatçı olması, kendisiyle ilgili haberlere toplumun ilgi göstermesi, davacının görüntüsünden yola çıkılarak estetik ameliyatların tehlikeleri hakkında hazırlanan haberde kamu yararı bulunması nedenleriyle haber içeriğinin davacının kişilik haklarına saldırı amacı taşımadığı, kamusal sorumluluk anlayışıyla yayınlandığı, toplumsal bir menfaat söz konusu olduğu, yukarıdaki açıklamalar dikkate alındığında, yayına sınırlama getirmek için meşru bir amaç ve demokratik toplum yönünden bir gereklilik bulunmadığı sonucuna varılmış olup kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istenmesi halinde iadesine, 26.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.